SON DUYURULAR

Yeterliğe Tabi Gelir Uzmanları olarak kariyer meslekler arasında oluşturulan merkez-taşra ayrımının kaldırılmasını talep ediyoruz.
2005 yılında yürürlüğe giren Gelir İdaresi Başkanlığı Teşkilat Kanunuyla, vergi idaresinde yapısal anlamda birçok değişikliğin gerçekleştiği ancak üzerinden 18 yıla yakın bir süre geçmesine rağmen personel rejimiyle ilgili buna uygun bir düzenleme yapılamamasından dolayı yaşanan sıkıntılar artarak devam etmektedir. Bu sıkıntıların başında da kariyer planlamasıyla uygun olmayan uzman personel istihdamı ile kariyer ve liyakat ilkelerine ters düşen ast üst ilişkisinin kurulması olmuştur. Bunlara ilave olarak 2011 yılında 666 sayılı KHK ile kariyer meslekler arasındaki merkez-taşra ayrımı ve Gelir Uzmanlığı mesleğine kariyer dışı atamaları içeren düzenlemeler, kurumdaki huzur ve çalışma barışını zedelemiştir.
Kariyer meslekler, Türk Kamu Yönetiminde ve bürokrasisinde önemli bir yere sahiptir. Kariyer meslek statüsü içerisindeki personel, bakanlıklar ve diğer kamu kurumlarının merkez ve taşra teşkilatlarında önemli görevlerin üstlenmesinin yanında, oluşturulan devlet politikası ve stratejilerinin planlanmasında her zaman belirleyici olmuştur. Kurumların ihtiyaç duyduğu alanlarda özenle yetiştirilen kariyer meslekleri diğer personelden ayıran en önemli özelliklerden birisi, kurumsal gelenek ve kültürün devamını sağlayarak idarenin düzenliliği ve sürekliliğine katkıda bulunmaları olmuştur.
Bu maksatlar ile 1994 yılında oluşturulan Gelir Uzmanlığı mesleği, en köklü kariyer meslekler arasındadır. Verginin tahakkukundan tahsilatına, incelemesinden KDV-ÖTV iade işlemlerine; sahada yapılan vergi denetiminden kayıp-kaçağının tespitine, e-dönüşüm süreçlerinin tasarlanması ve uygulanmasına kadar, vergiyle ilgili tüm süreçlerde Yeterliğe Tabi Gelir Uzmanları etkin rol almış ve almaya devam edeceklerdir.
Ülkemizin her kuruşunda emeği olan Gelir Uzmanlarının elbette her karışında da emeği vardır. Bizler hem merkez teşkilatında hem de taşra teşkilatlarında görevimizi layıkıyla yapıyoruz. Bundan dolayıdır ki talebimiz bir ayrıcalık değil bozulan eşitliğin yeniden sağlanması talebidir.
Kariyer meslek statüsünün getirmiş olduğu özlük hakları ile mali hakları, merkez ve taşra teşkilatı ayrımı yapılmak suretiyle birbirinden üstün kılmanın hiçbir amaca hizmet etmeyeceği çok açıktır.
Yeterliğe Tabi Gelir Uzmanları Derneği olarak;
1- 2011 yılında 666 sayılı KHK ile yapılan düzenlemeler ile yetmiş kariyer mesleğin altmış biri maaş, özlük hakkı ve kariyer imkânı açısından eşitlenmişti. Eşitlenmese, merkez uzmanı sayılan birçok kariyer meslekten daha iyi konumda olan ve düzenlemenin dışında bırakılarak mağdur edilip ötekileştirilen Yeterlik Sürecine Tabi Gelir Uzmanları, kariyer kadrolar arasındaki merkez-taşra ayrımından kaynaklanan statü ve özlük farklarının kaldırılarak eşitleri ile tekrar eşit hale getirilmelidir.
2 -Vergi inceleme oranlarının %3’ü geçmediği dikkate alındığında, inceleme oranlarının yükseltilmesi ve kayıt dışı ekonomiyle mücadeleye büyük ölçüde katkı sağlaması açısından, A Grubu Kariyer kadrolar arasında sayılan Yeterliğe Tabi Gelir Uzmanlarına inceleme yetkisi verilmelidir.
3- Kurumun politikalarını belirlemek, uygulamalarına yön vermek, oluşan aksaklıkları tespit ederek gidermek amacıyla -kariyer yollarla atanan yeterlik sürecine tabi Gelir Uzmanları olarak- Gelir İdaresinin yanlış insan kaynakları yönetimi sebebiyle oluşan insan kaynağı israfına son verilsin diyoruz.
Özet olarak;
Yeterliğe Tabi Gelir Uzmanları olarak 2011 yılında diğer birçok kariyer meslek ile denk hatta daha üst bir konumdaydık. Ancak 666 sayılı KHK ile yapılan Merkez-Taşra ayrımı düzenlemesi neticesinde diğer kariyer mesleklerden ayrı tutulduk. Bunun sonucunda her geçen yıl ücret farkı da artarak devam etmiş, makas iyice açılmıştır. Bugün ücret farkı neredeyse 10 bin TL civarına yaklaşmıştır. Yeterliğe Tabi Gelir Uzmanları ve yardımcıları olarak 12 yıldır yaşadığımız sorunlara dikkat çekmek ve mağduriyetimizin giderilmesi için geçtiğimiz günlerde TBMM dilekçe komisyonuna kısa bir süre zarfında 30 bin imzalı dilekçemizi ulaştırmıştık.
Bunun yanında taleplerimizi ve mağduriyetimizi, Gelir İdaresi Başkanlığımız başta olmak üzere, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu üyeleri de dâhil birçok kişi, kurum ve yetkiliye yüz yüze ifade etme imkânı bulduk. Tüm kesimlerden taleplerimizde haklı olduğumuzun geri dönüşlerini de almamıza rağmen henüz bir çözüme ne yazık ki ulaşabilmiş değiliz.
Bu noktada haklarımızın teslim edilmesinde, Sayın Cumhurbaşkanımızdan ve Sayın Hazine ve Maliye Bakanımızdan müjdeli haberin gelmesini beklediğimizi;
Kamuoyuna saygılarımızla sunarız.
PDF halini indirmek için tıklayın!